Acıdan Gelen Güç 🪷


🌾Mezarlığa adım attığınızda, toprağın ayağınızın altında ufalandığını hissedersiniz.

Ama önce bir şarkımız gelmesin mi?


O ilk temas… hem sizi toprağa bağlar, hem de sizden bir parça koparır. Her nedense, ben her gidişimde önce kalbim hızlanır. Başımda hafifçe kaymaya hazırlanan eşarbı düzeltirim; sanki o eşarp düşerse, içimde sakladığım her şey dışarı dökülecek gibi.  İlk durağım hiç değişmez: her zaman babamdır. Ama son durağım, her seferinde farklıdır; çünkü mezarlıkta yollar değişir, insanlar değişir, taşların üstündeki isimler değişir.

Çocukken babamla dedemin mezarını ziyaret ettiğimizde, etrafta geniş boş alanlar olurdu. Bazen o boşluklarda kendi kendine yeşeren bezelyelerle oynardık. Babam her Perşembe mutlaka gelirdi buraya; halamla birlikte çok erken yaşta yetim kalmışlardı.

🪶 Şimdi aklıma takılıyor: Onu kaybettiğim yaşta mı kaybetmişti babasını?
O da, yıllar önce, babasının mezarında benim taşlara baktığım gibi bakıp, özlemle içi sızlamış mıydı? Baba… Arkasından dualar okuduğun babanla aynı yerdesin.  Benim dua sayım ise iki katına çıktı. Çünkü şimdi, hem sana hem ona…

🍂 Üzgün bir insan gülüşü vardır; hayat sana hâlâ bir gülümse borçludur.  Güldüğünde, öyle dolu dolu değil… Sarılsa biri, sanki içindeki denizi dökecekmişsin gibi gelir.

Ve işte tam burada, Dalida gibi… gözlerin hüzün, şarkıların umut kokuyor.
Eskiden neden bu kadar yazdığımı anlamazdım; şimdi biliyorum. Çünkü benden başka kimse beni dinlemedi.

🪶 “Tu es comme le vent qui fait chanter les violons
et emporte au loin le parfum des roses…”

(Sen, kemanları şarkı söyleten rüzgar gibisin
ve gül kokusunu uzaklara taşıyorsun.)

Anlaşılmaz biriydim, eski sevgililerimden biri öyle derdi. Bir anda, sebepsizce, yolda oyuncağını düşürüp annesinin kollarından çekiştirilen bir çocuk gibi ağladım.  Zamanla, en iyi ağlama taktiğini keşfettim: En güzeli, kuytu bir sahil kenarında, rüzgarlı bir günde ağlamaktı.🌊 

Ben böyle doğmuş gibiyim; ilk nefesim ciğerlerime dolduğunda, gözümden düşen yaş hiç eksik olmadı.Acılarım… Canlarım… Biriciklerim… Derdim. Eğer onlar bir insan olsaydı, her gün onlara sarılırdım. Çünkü arkadaşlar… acılarımız sahipsizdir. Onların kimseleri yok… senden başka.

Kendimi bildim bileli, her güzel olaydan sonra içimde ağlamaklı bir kız var. 💎 Ama size bir haberim var: O kız, hayatınızda görebileceğiniz en güçlü kız. Çünkü acılarının hepsini güce çevirdi.


Çavdar Tarlasındaki Işık

Ve şimdi biliyorum…
Beni eksilten her kayıp, aslında içimde bir başka yeri çoğaltmış.
Gözyaşlarımın tuzundan yeni denizler yapmışım kendime.
Acılarımı, elleri nasırlı dostlar gibi yanı başımda taşımışım.
Ve anladım ki…
En derin yaralar bile, yeterince zaman ve sevgiyle,
bir gün insanın kendi ışığını yansıttığı aynalara dönüşüyor.🌾


Sevgi ve umutla kal...

Kendine çok iyi davran❤


Yorumlar

  1. Acıyı taşa vermişler taş çatlamış, dağa vermişler dağ yarılmış derler hep, ama biz insan varlıkları buna hep katlandık, her acıda evet o omuz çöktü ama hâlâ ayakta, hâlâ umut var, hâlâ nefes var, kalemin hep sen gibi olsun, kalemine hayran olmamak elde degil, hep varol

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Popüler Yayınlar